Ana içeriğe atla

Kendini Geliştirmek

Kendini Geliştirmek 
İnsan doğası gereği hareketli bir varlık. Bu durum sadece Newton'ın Hareketlilik Yasasında geçen türde fiziksel; kuvvet yönüne göre etki ve tepkiye dayalı mekanik bir devinim ile sınırlı da değil. Zaman ve uzamda, zihnen ve fikren ve hatta ruhen de bir hareketlilik söz konusu. Bazı popüler konular var şu dönemde; boyutlar, geçişler, kapılar, kuantum vs gibi; açıkçası beni aşıyor ve henüz o dünyaya çok yakın hissetmiyorum kendimi. Elbette bu da ilgilenenler için keyifli kişisel gelişim konularından birisi olabilir. 

İnsanoğlunun sabit, ilerlemeden ve gelişmeden atâlet içinde kalması mümkün değil. Elbette nispeten daha yavaş ve daha isteksiz olan bireyler olabileceği gibi; dönemsel olarak da kendimizi ilerleme, gelişme ve değişime kapalı veya dirençli hissettiğimiz dönemler olabilir. İnsanlık hali hayat böyle bir şey galiba deyip geçmek lazım bazen de. Ancak bireysel mutluluk için gelişim kaçınılmaz. Peki neler bizi geliştirir ve daha mutlu eder? Kendimce bir liste; 

1. Severek ve tutkuyla yaptığımız veya bucket list'e eklediğimiz her şey; bir hobi - yeni bir ilgi alanı belki de? Resim, müzik, fotoğraf, seramik, yürüyüş, bisiklet, webinar & seminer, hayır kurumlarına gönüllülük, yaşlıları veya çocukları ziyaret ve sohbet, belki yeni bir dil ve hatta dans kursu? 
2. Çift yönlü ilişki düzenlemesine gitmek de geliştirir kişiyi; bir taraftan toksik ve sizi aşağı çeken insanlara mesafe koyup uzaklaşmak; bir beklentiye girmemek ve bu tarz negatif insanların hayatımızdaki yerini azaltmak hepimize iyi gelecektir. Öte yandan bizi daha iyi ve enerjik, daha olumlu hissettiren insanlarla daha sık görüşmek, sohbet etmek, dertleşmek, birlikte bir şeyler yiyip içmek, hatta bir araya gelmek ve gezmek ruha iyi gelip, zihnen de geliştirecektir...
3. Kendi iç huzurunu aramak, kendimiz ile yaptığımız içsel yolculukların sayı, derinlik ve süresini arttırmak; kendine dönmek, huzur ve rahatlık veren şeylerin ve insanların hayatımızdaki yerini arttırmak, rahatsızlık veren, bize ket vuran düşünce ve ilişkileri geride bırakmak, geçmişe gömmek, kötü, koyu ve karanlığı arkamıza alıp ufka bakarak ilerlemek. Daha çok kitap okumak, belki de film izlemek; daha çok tefekkür etmek, belki daha çok inanmak, eksildi ise inancımızı onarmak, keyif veren minik şeyleri, tatlı kaçamakları daha çok yapmak hem ruha iyi gelir; hem de zihnen geliştirir. 
4. En önemlisi de yeniye ve yeniliklere açık olmak. Yeni şeyler denemekten korkmamak. Konfor alanı dışına çıkıp; bizi ürkütse de farklılıklara karşı daha müsamahakâr olup, onları o hale getiren saikleri anlamaya çalışmak; bazen yeni ve farklı olana şans vermek, insanın kendine yapacağını en güzel iyiliklerden birisi belki de. 
 
Dünyaya, insanlara ve zaten kısa olan hayata daha olumlu bakmaya çalışmak bizi hem daha mutlu ve daha huzurlu yapacak, hem de daha çok geliştirecek. 

"Bayram" tadında bir hafta sonu olsun şimdiden... 🙏

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Masal

Masal ... Neden olsun isteriz, Masallardaki aşklar gerçek? Mutlu gülüşler sonsuz, Birliktelikler, sorunsuz? ... Niye çok isteriz hep? O da beni - benim kadar, Ve hatta benden de çok... Daha da çok sevsin diye? ... Nedir karşılıksız aşkları; Bu kadar değerli ve unutulmaz, Kavuşulan aşkları ise sıradan yapan? Nedir aşkı, maşuktan bile kopartan? ... Niye bekleriz hep, tutkuyla sevip de, Karşılık bulamadığımız aşklar; Önümüzde serpilip büyüsün diye, Bilerek ve beyhude bir çırpınış ile? ... Neden çok sevilen anlamaz, Sevildiğini ve değer verildiğini? Bu güzel masalın her harfinin Bizzat kendisi için; yazılıp, çizildiğini?  ... Neden küçümsenir ki sevenin sevgisi? Niye görülmez bülbüle yâr olan gül bahçesi? Niçin hep bir inat, hep bir tafra yüceltir, Ve daha değerli kılar, yarım bırakılan sevgiyi? ... Karşılık almadan sevebilmek, Ne kadar da ilahi ve yücedir, halbuki... Kim, neden heba eder ki aşığının sevgisini? Ve rehberi yapar boş yere kendi ümitsizliğini? ... Sen de biliy...

HAYATINIZI DÜZENE SOKACAK 20 ALIŞKANLIK

Hayatınızı Düzene Sokacak 20 Alışkanlık Öncelikle herkese güzel bir hafta sonu dileklerimle. Umarım hayatınızın akışını arada bir durup sorguluyorsunuz. Yanlış anlaşılmasın sakın. Felsefi ve ontolojik bir var oluşçuluk ve bütüncül bir yaşam kaygısını sorgulamacı bir tutum ile irdelemek değil niyetim asla.  Bugüne hafif gibi görünen ama yaşam kalitemizi engelleyen, başarıya ve hedeflediğimiz amaca giden yolda bizi sekteye uğratan bir takım olumsuz davranışlarımızı ve nispeten kötü alışkanlıklarınızı azaltmaya yönelik bir takım önerilerim olacak.  Düzenli takip ettiğim bir kaç yabancı motivasyon ve kişisel gelişim hesabı var. Daga çok Amerikalıların bakış açısı ve dünya görüşü ile şekillenmiş tavsiyeler bunlar. Ben buradaki önerileri biraz bizim ülke ve insanımız bağlamına uyarlamaya çalıştım.   Hepsinin de değerli öneriler olduğunu düşünüyorum.  Küçük adımlarla giderek, hepsini değil belki ama dört beş tanesini bile uygulama geçirmek oldukça olumlu de...

Kendinizi Aşmanın 33 Yolu

Kendini Aşmanın 33 Yolu (İlk 15 Adım!)  Hemen hepimiz kendimize dair bir takım serzeniş ve şikayetler içerisinde oluyoruz. Az veya çok... İstemsizce veya üstüne basa basa şikayet ediyoruz.  Bazı şikayetlerimiz fiziksel şartlarımız ile ilgili. Kimimiz boyundan memnun değil, kimimiz kilosundan. Kimimizin beli kalın, bazılarımızın kırışıklıkları çok.  Kimimiz göz rengini lens kullanarak, kimimiz de fazla kilolarından sert diyet yaparak kurtulabiliyor.  Kimimiz ticari zekasının azlığından şikayetçi; kimimiz ise sinirlerini kontrol edemeyerek çevresini kırıp dökmekten. Bazılarımız ise tam bir toksik canavara dönüşmüş durumda, travmalarının acısını bi-haber olan yakın çevresinden çıkartıyor... Kimimiz bazen bir duygu süpürgesi,  kimimiz kalp buldozeri, kimimiz de ilişki mengenesi...  Ama her şey bir yana, hayat devam ediyor. Stoacı bakış açısını benimsemiş bir fani olarak, kendimizi sevmemiz, kendimizi iyi tanımamız ve içimizdeki o potansiyeli uyandır...