Sosyal medyada viral olan bir cümle var şu aralar, hepimizin duyduğu ama hiç anlam veremediği karmakarışık bir laf kalabalığı. Argo tabirle janjanlı ve havalı görünen laf salatası. Hiç bir siyasi yoruma girmeden sadece dilsel açıdan bakıp; kamusal imaj düzeltme operasyonun yarattığı "dalga etkisine" (ripple effect) bakmak istedim çok masumane biçimde; “Neo-klasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır.”
Bu anlaşılması zor cümlenin aslında içeriğinin ne kadar dolu olduğunu anlamak için; hem temel felsefi terminoloji bilgisi, hem de bayağı ileri düzeyde ekonomi teorisi bilgisi master ya da doktorası yapıyor olmak gerekiyor zannımca. Araştırmadım ama metni yazan danışman kişi giderek yok olan "bakan" imajına neşter atmak istemiş, bu çok belli; zira videonun sonundaki yüz ifadesine bakınca, mimiklerden ve mikro yüz ifadelerinden; "biraz önce ben ne okudum???" şaşkınlığı açıkça görülüyordu.
Liyakatsızlığın standartlaştığı koşullarda ister istemez kaş yapmaya çalışırken göz çıkartılmış olması da çok sıradan bir durum. Zaten kimin umurunda? Geçen sene 2.5 TL ye aldığım temel gıda ürününün bugün 6 lira olmasının muhakkak epistemolojik bir kopuşu ve heterodoksal yaklaşımının davranışsal saiklerinin ictecimsel kaygılarla irdelenmenin bilişsel bir dönütünün tezahürü olmak zorunda, değil mi?
Özetle, yukarıdaki cümlede açıkça yazdığım gibi; kaygılanmamızı gerektirecek bir sıkıntı yok. Her şey nebati yağdan kıl çeker gibi çözülür. Don't worry be happy! Yeterki onursuz olmasın aşk. Elbette bu kadar ağdalı kelimelerle bezenmiş, çok fazla yabancı terim ve kavramla soslandırılıp sakız gibi uzatılmış bu cümlenin nasıl bir amaca hizmet ettiği ortada. Üzücü olan sadece bir insan olarak bakan beyin içine düştüğü durum...
Sosyal medyada bu kadar viral olduk ama ne kadar derin ekonomi teorisi ve felsefesi bildiğimi görün ki hakkımdaki fikriniz değişsin artık demek bu... Sokakta rahat yürüyebilirim artık zira TL nin bundan daha aşağı düşmesi mümkün değil. Gözlerinin içine baktığınızda bunu zaten anlamış olmanız gerekirdi demenin yeni hali, maalesef.
Yaklaşık 4.5 milyon kişinin kredi borcunu ödeyemediği bu ülkede insanımızın daha fazla davranışsal ekonominin heterodoksal düzlemde ontolojik kaygılarla hercümerç edilmesine gönül razı olmuyor, mualesef. Gözlerimin içine bakınca zannederim anlayacaksınız ne demek istediğimi...Ben gerçekten ekonomiden hiç anlamıyorum çünkü...
Yorumlar
Yorum Gönder