Mucize Aşk
Aşk bu, değil mi?, diye sordu,
Güzel kadın - ürkekçe...
Bu bir mucize değil de ne, sence?
Nasıl kavuştu kayıp ruhlarımız aynı bedende?
Cevap aradı adamın küçük gözlerinde...
Neyi bekler insan bunca zaman?
Ve nasıl olup da denk gelir,
Binlerce yıldır tutkuyla sevdiğine?
Işıltıyla parıldadı gözleri ve sonra,
Güneş dokundu sarı saçlarına,
Yosun kokusu karıştı rüzgara;
Ve bir mavi kelebek gibi kondu masaya.
Gönlü açıldı kadının;
Ardına kadar, kocaman - ama usulca...
Güzel gülümsüyordu adam,
Ve sımsıcacıktı elleri...
Evet, çok zor dedi adam,
Hangi mucize kolay ki?
Aşk olmazdı yoksa adı
Uğruna savaşanı olmadıkça...
Aydınlıktı kadının bembeyaz teni,
Küçücüktü o narin elleri.
Kayboldu ikisinin gözlerinde gözleri;
Çünkü adamın da yaraları derindi...
Serin bir su serpmişti adam;
Kadının o ürkek kalbine...
Yürünecek bir ömür var;
Diye fısıldadı inip kalkan göğsüne...
Razıyım, dedi kadın...
Seninle geleceklere;
Böyle yaşanmalı belki de
Bu gizli mucize...
Ürkekçe tekrar baktı kadın,
"Tanıyor muyum gerçekten seni?
Adam yine gülümsedi ve şöyle dedi;
Ben zaten hiç gitmedim ki...
Yorumlar
Yorum Gönder