Ana içeriğe atla

Kadîm Dostluklar Üzerine...

Kadîm Dostluklar Üzerine 


Kadîm dostluk nedir? 


Sözlüğe baktığınızda 'kadîm' sözcüğünün; "başlangıcı geçmişin derinliklerinde bulunan, pek çok eskiye uzanan, öncesiz" anlamına gelen bir sıfat olduğunu görüyoruz. Bu sıfatı söz öbeği (lexis) bağlamında en çok dost ve dostluk kelimesi ile yanyana görüyoruz.  


Kadîm kelimesi etimolojik olarak Arapça kökenli bir sözcük aslında ve "ilk, asıl, varlığının başı ve öncesi olmayan, başlangıç" gibi anlamlara gelir. Zannediyorum 'kadem' ve 'kademe' sözcükleri de bu aynı kök kelime grubundan türevleniyor. Temelli ve adım ile ilintili sözcükler. Kadîm kelimesi, özetle bir şeyin kökenine, başlangıcına veya ilk varoluşuna işaret etmekte. 


Kadîm dostlar deyince, eminim çoğumuzun aklına bir kaç dostumuz geldi. Kimi ilkokuldan, kimi liseden, kimi üniversiteden, kimi iş yerinden, kimi de farklı iletişim mecralarından edindiğimiz ve hayatımıza girmiş eski dostlar. Baki kalan dostluklar arasındalar. Bu dostlardan kimiyle mutat görüşmeler yaparken, kimiyle de seyrek de olsa arada bir iletişim halinde olabiliyoruz. Ama görüşme sıklığı veya seyrekliği bu dostluğun muhteviyatı ve değerliliğine herhangi bir halel getirmiyor. Çünkü kadîm dostluk özünde sağlam ve ayakları yere sıkı basan bir ilişki türü. 


Bu bağlamda kadîm dostlar birbirlerinin hep yanında olurlar. Özel günlerde ararlar. Zor günlerde sadece sözleri ile bile büyük destek olurlar; gönül koymazlar. Araya giren mesafelerde ve oluşan boşluk zamanlarda ilişkilerini görüşme ve yazışma olmasa bile hep diri tutarlar. Küsmezler. Hayat gailesinin dostluklarını zedeleyemiyeceğini de bilirler.  


Kimi dostluklar yakın birliktelikler, görüşmeler, ziyaretler arada bir yapılan eğlenceli sazlı sözlü sohbetler ile de taçlanabilir... Görüşme biçimi ve sıklığı ne olursa olsun, kadîm dostlar hayatımızı güzelleştiren ve renk katan canlandır... 


Harvard Üniversitesinin yaptığı ve dünyanın en uzun akademik çalışması kabül edilen ve 80 yıldır da devam eden ve de TEDTalk'ta Robert Waldinger tarafından anlatılan mutluluk ve mutluluğun sürdürülmesi ile ilişkili bu çalışmada (kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim) mutluluğun en büyük sırrının sosyal bir çevre olarak korunan kadîm dostluklar olduğu söyleniyor.


Öğretmenler gününe denk gelen bu güzel Ankara kış gününde kadîm dostlarımızın kadrini bilmemiz ve onları hep hayatımızda tutabilmemiz dileğiyle mutlu pazarlar... 


Nevfel Baytar 

24 Kasım 2024

Ankara



 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Masal

Masal ... Neden olsun isteriz, Masallardaki aşklar gerçek? Mutlu gülüşler sonsuz, Birliktelikler, sorunsuz? ... Niye çok isteriz hep? O da beni - benim kadar, Ve hatta benden de çok... Daha da çok sevsin diye? ... Nedir karşılıksız aşkları; Bu kadar değerli ve unutulmaz, Kavuşulan aşkları ise sıradan yapan? Nedir aşkı, maşuktan bile kopartan? ... Niye bekleriz hep, tutkuyla sevip de, Karşılık bulamadığımız aşklar; Önümüzde serpilip büyüsün diye, Bilerek ve beyhude bir çırpınış ile? ... Neden çok sevilen anlamaz, Sevildiğini ve değer verildiğini? Bu güzel masalın her harfinin Bizzat kendisi için; yazılıp, çizildiğini?  ... Neden küçümsenir ki sevenin sevgisi? Niye görülmez bülbüle yâr olan gül bahçesi? Niçin hep bir inat, hep bir tafra yüceltir, Ve daha değerli kılar, yarım bırakılan sevgiyi? ... Karşılık almadan sevebilmek, Ne kadar da ilahi ve yücedir, halbuki... Kim, neden heba eder ki aşığının sevgisini? Ve rehberi yapar boş yere kendi ümitsizliğini? ... Sen de biliy...

HAYATINIZI DÜZENE SOKACAK 20 ALIŞKANLIK

Hayatınızı Düzene Sokacak 20 Alışkanlık Öncelikle herkese güzel bir hafta sonu dileklerimle. Umarım hayatınızın akışını arada bir durup sorguluyorsunuz. Yanlış anlaşılmasın sakın. Felsefi ve ontolojik bir var oluşçuluk ve bütüncül bir yaşam kaygısını sorgulamacı bir tutum ile irdelemek değil niyetim asla.  Bugüne hafif gibi görünen ama yaşam kalitemizi engelleyen, başarıya ve hedeflediğimiz amaca giden yolda bizi sekteye uğratan bir takım olumsuz davranışlarımızı ve nispeten kötü alışkanlıklarınızı azaltmaya yönelik bir takım önerilerim olacak.  Düzenli takip ettiğim bir kaç yabancı motivasyon ve kişisel gelişim hesabı var. Daga çok Amerikalıların bakış açısı ve dünya görüşü ile şekillenmiş tavsiyeler bunlar. Ben buradaki önerileri biraz bizim ülke ve insanımız bağlamına uyarlamaya çalıştım.   Hepsinin de değerli öneriler olduğunu düşünüyorum.  Küçük adımlarla giderek, hepsini değil belki ama dört beş tanesini bile uygulama geçirmek oldukça olumlu de...

Kendinizi Aşmanın 33 Yolu

Kendini Aşmanın 33 Yolu (İlk 15 Adım!)  Hemen hepimiz kendimize dair bir takım serzeniş ve şikayetler içerisinde oluyoruz. Az veya çok... İstemsizce veya üstüne basa basa şikayet ediyoruz.  Bazı şikayetlerimiz fiziksel şartlarımız ile ilgili. Kimimiz boyundan memnun değil, kimimiz kilosundan. Kimimizin beli kalın, bazılarımızın kırışıklıkları çok.  Kimimiz göz rengini lens kullanarak, kimimiz de fazla kilolarından sert diyet yaparak kurtulabiliyor.  Kimimiz ticari zekasının azlığından şikayetçi; kimimiz ise sinirlerini kontrol edemeyerek çevresini kırıp dökmekten. Bazılarımız ise tam bir toksik canavara dönüşmüş durumda, travmalarının acısını bi-haber olan yakın çevresinden çıkartıyor... Kimimiz bazen bir duygu süpürgesi,  kimimiz kalp buldozeri, kimimiz de ilişki mengenesi...  Ama her şey bir yana, hayat devam ediyor. Stoacı bakış açısını benimsemiş bir fani olarak, kendimizi sevmemiz, kendimizi iyi tanımamız ve içimizdeki o potansiyeli uyandır...